20 Ağustos 2011 Cumartesi

Doğru NOKTA!

Bugünlerde hayatı bir fanusun içinde labirent yollara benzetiyorum. Herkes için doğru noktalar var bu labirentte .. Doğru dönemeçler, doğru mesafeler, doğru tabelalar... Amaç bu doğrulara ulaşmaksa eğer; trafiğe katlanmak kaçınılmazdır. Trafiğe takıldığında sinirlenmeyeceksin, sabredeceksin, bekleyeceksin araçların sıraya girmesini. Beklerken yol kenarlarındaki tabelalarda olacak gözün ki doğru yolu kaçırmayasın...

Varacağın yere geç kalma ihtimalini düşünüp de acele etmeyeceksin, burkulursun sonunda. Hep olmak istediğin yerde olduğunu hayal edeceksin. Yanlış yollardan, yanlış noktalara ulaşmaktansa; doğru noktaya geç ulaşmak daha iyi değil midir?

Bu trafikte kimsenin canavarı olmayacaksın bir de! Kendi yolumu bulacağım diye başkalarının yolunu kaybetmesine neden olduğunda, trafik polisinin sana ceza keseceğini unutmayacaksın arkadaş!

Bazen de yolların çıkmaza düşecek. Panikleyip, bela okumayacaksın. Belki o an anayolda olsan bir kaza tehlikesi geçirecektin, bilemezsin.

Bir şeyden emin olacaksın. Kalbinin temizliği ve iyi niyet kokusunu taşıdıktan sonra sen, doğru yollar seni çekecektir kendine. Biraz sabır, biraz da tevekkül...

Hiç yorum yok: