27 Ocak 2011 Perşembe

Kız!

Bi mutsuzluk çukurundaydı kız.. Aslında çok büyük şeylere de gerek yoktu mutlu etmek için onu.. Ama neden bikaç gündür böyleydi.. Farklı bir ruh hali vardı..Sebebini bilemedi.Hava uzun zamandan beri ilk defa güzeldi .. Sabah uyandı ders çalışmaya çalıştı.biraz coğrafya belki ? Iıı'ıı!! Annesini aradı, belki biraz keyfi yerine gelir diye.. "Dışarı çık biraz, çalşma hava güzelse" dedi annesi. Peki dedi kız.

Aklında Taksm'e gitmek vardı ama karaköy vapurunu kaçırdı. Sonra vazgeçti Taksim'den. Keyifsizliği, hala cebinde beklemeye devam ediyordu.. Ne yapsaydı? Biraz denizi izledi, sonra birkaç kitapçıya baktı. Birkaç kitap hediye etti kendine belki mutlu olur diye.. Durum vahim olsa gerekti, içindeki boşluk gitmiyordu.

Hadi gel sana alışveriş yapalım dedim kandıramadım bu kızı keyfi yoktu işte... Sonra şehir tiyatrolarına çarptı gözü.. Bilet almak için sıraya girdi. Sıra çok uzundu. O an birşey oldu ve bu kız çok güldü:) Sırada bekleyen iki yaşlı amca :" Kızım biz bekliyoruz ama yanlış olmasın burası vapur biletleri satıyor değil mi?" diye sorunca bu kız çok güldü! Bir o kadar da yaşlı amcalar da güldüler..

Önünde 4-5 kişi vardı ama sıkıldı.. Birdenbire vazgeçti biletlerden ve dışarı çıktı..
Birşeyleri bekler gibiydi.. Beklediği birşeylerin gelmeme ihtimaliydi belki de onu böyle huzursuzlaştırıp suskunlaştıran... Gelmiyorsa sen git dedim.. Olmazdı. Aslında olmalıydı ama olmaz diyordu kız... Beklemeye devam etti..Beklemekten vazgeçecek miydi onu söylemedi...

Hiç yorum yok: